Scroll Top

BALTAM Genel Başkanı Prof. Dr. Nimetullah HAFIZ, "YAŞAM BOYU ONUR ÖDÜLÜ” ne layık görüldü


Türkiye Cumhurbaşkanlığı himayelerinde YTB tarafından eski Yugoslavya ve Kosova’nın ilk Türk bilimi doktoru ve ilk Türkiye mezunlarından biri olan değerli Türkolog, BALTAM Genel Başkanı Prof. Dr. Nimetullah HAFIZ’a bugüne kadar sunmuş olduğu üstün ve takdire değer bilimsel, yüksek eğitim, kültürel, sanatsal, toplumsal hizmetler göz önünde bulundurularak, “YAŞAM BOYU ONUR ÖDÜLÜ” T.C. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Sayın Fuat OKTAY tarafından teslim edildi.

Türkiye Cumhurbaşkanlığı himayelerinde düzenlenen Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB) Türkiye Mezun Ödülleri programında eski Yugoslavya ve Kosova’nın ilk Türk bilimi doktoru ve ilk Türkiye mezunlarından BALTAM Genel Başkanı, Türkolog Prof. Dr. Nimetullah HAFIZ’a bugüne kadar Balkanlar’da Türkoloji bilimi, Türkçe yüksek eğitim/öğretiminin kuruluşu, Türk dili, edebiyatı, milli kimliği, yayın-basını, kültür ve eğitiminin yaşatılması, geliştirilmesi göz önünde bulunarak, Türk eserlerinin korunmasında emek vererek yayın yapan, onlarca nesli yetiştiren, yüzlerce eser bırakan, nice Osmanlıca el yazma eseri yok olmaktan kurtaran, Balkanların en büyük, değerli Türkoloji-Balkanoloji kütüphanesini oluşturarak, ilklerin altında imzası bulunan, zorlukları göğüslemiş başarılı, örnek isimlerden biri olarak, bugüne kadar sunduğu üstün ve takdire değer hizmetlerinden dolayı “YAŞAM BOYU ONUR ÖDÜLÜ”nü T.C. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Sayın Fuat OKTAY takdim etti. Ödül törenine, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar, Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Serdar Çam, YTB Başkanı Abdullah Eren ve 60 ülkeden 200 mezun katıldı.
“Evinize hoş geldiniz, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın en kalbi selamlarını iletiyorum” diyerek konuşmasına başlayan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, “Türkiye’de öğrenim görmek, kendinizi evinizde hissederek dünyaya açılabilmektir. Binlerce yıllık kültürlerin yoğrulduğu bu topraklardan eğitim vesilesiyle geçmek, Anadolu’nun bir parçası olmak, tarihe tanıklık etmektir. Türkiye’yi tanımak, kültürüne aşina olmak kadar buradan kendi köklerine ve ülkesine bakarak daha geniş bir medeniyet tasavvuruna kavuşmaktır. Türkçe gibi birleştirici bir gücümüz ve Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan liderliğinde tüm gönül coğrafyamızı bağrına basan Türkiye’miz var. Yurt dışı ziyaretlerimde anadili gibi Türkçe konuşan Türkiye mezunları ile karşılaştığımda gurur duyuyorum” diye konuştu. Oktay, TİKA, Yunus Emre Enstitüsü, Maarif Vakfı ve mezunların evi olan YTB’nin her zaman mezunların yanlarında olacağını söyledi.
Eren: “Hiçbir Ülkeye Nasip Olmayacak Ölçüde İnsan Kaynağı Olacak”
Türkiye’nin yurt dışında başka hiçbir ülkeye nasip olmayacak ölçüde ciddi bir insan kaynağına sahip olacağına dikkat çeken YTB Abdullah Eren, “Bu çalışmalar gönül birlikteliğini somut ve teknik işbirliğine çevirecek. ‘Türkiye Türkiye’den büyüktür, daha adil bir dünya mümkündür’ sözüyle son 10 yıldır, başta soydaş ve akraba topluluklar coğrafyası olmak üzere, diğer coğrafyalarda da Türkiye’nin bu iddiasını gerçekleştirmek adına ciddi bir kitlenin olduğunu görüyoruz. Türkiye’nin yurt dışında başka hiçbir ülkeye nasip olmayacak ölçüde ciddi bir insan kaynağı oluşmuş olacak”, dedi.
Özvar: “Türkiye’ye İlgi Gittikçe Artıyor”
Yükseköğretim Kurulu (YÖK) Başkanı Prof. Dr. Erol Özvar da konuşmasında Türkiye’deki üniversitelere ilginin gittikçe artığının altını çizerek “Uluslararasılaşmanın ve öğrenci hareketliliğinin gittikçe arttığı bir dünyada üniversitelerimiz fevkalade ilgi görmekte ve uluslararası öğrenci sayılarımız gün geçtikçe artmaktadır. Bugün Türkiye’deki yükseköğretim kurumlarımız dünyanın hemen her ülkesinden gençlerimiz için cazip bir tercih haline gelmektedir. Türkiye, 2000 yılında yaklaşık 18 bin uluslararası öğrenciye ev sahipliği yaparken 2022 yılı itibarıyla 198 ülkeden 300 binden fazla uluslararası öğrenciye ev sahipliği yapmanın haklı gururunu yaşıyor” dedi.
Türkoloji alanında yaptığı çalışmalarda adeta markalaşan Kosova’dan Prof. Dr. Nimetullah Hafız Yaşam Boyu Onur Ödülüne layık görüldü. Protokolün konuşmaları ardından ilk olarak Prof. Dr. Nimetullah Hafız’ın YTB tarafından çekilen portresi ve başarı öyküsü belgeseli gösterildi. Belgesel, “Bazı insanlar vardır yaptıkları büyük işleri anlatmaya çekinen; bazı filimler vardır o insanları hakkıyla anlatmaya yetmeyen…” sözleriyle başladı. Belgeselin sonunda da, “Nimetullah Hafız 84 yaşında. Eşi Tacida Hanım’la birlikte Prizren’de mütevazi bir yaşam sürüyor. Hafız’ın en büyük hayali 71 yılını verdiği Türkoloji araştırmalarını ve evinde muhafaza ettiği 35 bini aşkın kitabı gelecek nesillere miras olarak bırakacağı bir kütüphane kurmak” olduğu vurgulandı. Belgesel gösteriminin ardından konuşma yapması için alkışlar eşliğinde kürsüye davet edilen Prof. Dr. Nimetullah Hafız, tüm zorluklara rağmen yüzlerce öğrenci yetiştirdiklerini anlattı.

Hafız: “Yüzlerce Öğrenci Yetiştirdik”
BALTAM Genel Başkanı Prof. Dr. Nimetullah Hafız konuşmasında diğerleri arasında, “Öncelikle Türkoloji sevdasıyla geçen yaşamımızın altmış yılı aşkın süresince, Türk kültürüne yapmış olduğumuz katkıları değerli bularak, bir Türkiye mezunu olarak beni bu ödüle layık gören başta YTB Başkanı Abdullah Eren Bey’e ve tüm YTB görevlilerine sonsuz teşekkür ederim. Sizlerle buluşmaktan son derece mutluluk duyduğumu belirtmek isterim. Bendeniz anavatanım Türkiye Cumhuriyeti’nin oldukça uzağında, Balkanların en önemli Türk kültür merkezlerinden biri olarak bilinen Prizren şehrinde 1939 yılında doğdum. Lise sonrası Priştine’de, sekiz yıllık “Meto Bayraktar” okulunda Türk dili dersleri verirken tanıştığım Türkoloji sevdası halen devam etmektedir.
Kosova Kültür Bakanlığından almış olduğum dört aylık bursla Türkiye’ye gelip İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’nde değerli hocam Prof. Dr. Faruk Timurtaş nezaretinde “Prizren Türk Halk Edebiyatı Metinleri ve Ağız Hususiyetleri” başlıklı doktora tezimi tamamlayarak, Eski Yugoslavya döneminde Türkiye Cumhuriyeti’nde Kosovalı ilk Türk doktoru unvanını almış olmanın yaşamımda farklı bir ufuk açtığını belirtmek isterim. Buna ne kadar sevindiğimi ne kadar gururlandığımı anlatamam. Bu nedenle, 45 yıl sonra bile olsa huzurunuzda Türkiye Cumhuriyeti’ne teşekkür etmek en büyük borcumdur.
Geçen bunca zaman içerisinde, üniversitelerde yaptığımız çalışmaların yanında, bizler için ayrı bir onur kaynağı olan Balkanlardaki Türk halk edebiyatı metinlerini derlemek, Osmanlı döneminde yazılmış yazmaları yok olmaktan kurtararak yazmaları derlemek ve yazarlar hakkında bilgiler edinmek ve yayımlamak için eşim Prof. Dr. Tacida Hafız ile birlikte, Prizren’de 2001 yılında kısa adı BALTAM olan Balkan Türkoloji Araştırmaları Merkezi’ni kurduk. Merkez olarak Türk tarihi, Türk dili, Türk edebiyatı konularıyla ilgili kendi kısıtlı olanaklarımızla Türkçe, Almanca, Boşnakça ve Sırpça 31 kitap bastık ve basmaya halen devam ediyoruz.
Yugoslavya’nın dağılma sürecinde ve öncesinde Kosova Türk’ü olarak yaşadığımız tüm zorluklara rağmen Türk kültürüne hizmet etmek adına bugüne kadar yüzlerce öğrenci yetiştirdik, binlerce eser topladık, altı uluslararası sempozyum düzenledik ve mart ayında 38. sayısına ulaşacak olan “Baltam Türklük Bilgisi” dergisini çıkardık. Yapılan bunca çalışmaların ardından, bu yaşta, böyle güzide bir topluluk karşısında olmaktan son derece kıvanç duyduğumu belirtmek isterim. İyi ki Türkiye Mezunları ailesinin bir üyesiyim, iyi ki buradayım, iyi ki varsınız… Tekrar sağ olun, var olun”, diye konuştu.
Belgesel gösterimi ve konuşmalar ardından Prof. Dr. Nimetullah Hafız’a YTB’nin “Yaşam Boyu Onur Ödülü”nü Türkiye Cumhurbaşkanı Yardımcısı Sayın Fuat Oktay takdim etti. Oktay ödülü takdim ederken, “Nimetullah Hocamızı, sizleri tanıdıktan sonra, evet bu çok değerli bir ödül olabilir ama hiçbir ödül sizin yaptığınız çalışmaları kıymetlendirecek derecede büyük olamaz. Muhteşemsiniz! Yüreğinize sağlık. Ama bu ödülü de kabul ederseniz bizi çok mutlu edersiniz. Nimetullah Hocamdan ve çok değerli eşleri hanımefendiden sonra bize söyleyecek bir şey kalmadı aslında. Söylenecek her şeyi özetlediler. Ben tekrar her şey için yürekten teşekkür ediyorum”, dedi.

“Türkiye denince benim aklıma minnettar olmaktan ve sevgiden başka bir şey gelmiyor”
Gazetecilik ve Medya Alanında ise Eran Hasipi ödülünü aldı. Hasipi, “Bugün Türkiye istikametinden döndürülemeyecek bir şekilde bir süper güç olma yolunda ilerliyor. Yolu Türkiye’yle kesişmiş herkes de canı gönülden bunu destekliyor; çünkü Türkiye sadece mazlumların sığınağı değil, Türkiye aynı zamanda “bu dünyada bir şeyleri değiştirebilir miyim?” diyenlerin de adresi” ifadelerini kullandı.
Ekonomi ve Girişimcilik Alanında ödülü Moğalistan’dan Darkhanbaatar Chimedtseren, Kültür ve Sanat ödülünü ise Tayland’dan Dr. Wasamon Sanasen aldı. Akademik ve Bilimsel Çalışmalar alanında da İranlı Prof. Dr. Reza Farshbaf Pourabad ödülü layık görüldü.